No items found.
Anasayfa

İklim değişikliği primatları ağaçlardan bilinmez bir geleceğe taşıyor

Dünyanın ortalama sıcaklığındaki büyük değişiklikler gezegen üzerindeki yaşamın dağılımını ve yapısını radikal bir şekilde değiştiriyor.

2 Dakikalık Okuma
|
No items found.

Dünyanın ortalama sıcaklığındaki büyük değişiklikler gezegen üzerindeki yaşamın dağılımını ve yapısını radikal bir şekilde değiştiriyor. Bu süreçte pek çok bitki, hayvan ve canlı türü yok olurken beklenmedik yerlerde başka canlıların hayatı yeşeriyor. Tüm bu veriler ise Antartika’daki kayın ağaçlarındaki fosil kayıtları gibi kaynaklardan elde ediliyor.

İnsanlar tarafından tetiklenen karbon salımlarına ve ekosistem tahribatlarına rağmen, bazı canlı türleri hayatta kalmak adına farklı stratejiler geliştiriyor. Örneğin, pek çok balık türü kutuplara doğru yüzerken bazı ağaç türleri de yükselen sıcaktan kaçmak için dağ yamaçlarından hızla yükselmeye başladı. Fakat ekvatoral suların ve pek çok dağ tepesinin hızla ısınmaya devam etmesiyle yaşam alanlarının sayısı da gittikçe azalıyor.

Ağaçlardan bilinmezliğe

Yakın zamanda Proceedings of the National Academy of Sciences platformunda yayımlanan bir araştırmaya göre bilim insanları küresel ısınma nedeniyle ağaçlarda yaşayan primatların hayatta kalma şanslarının belirsiz olduğu ‘aşağılara’ doğru indiğini gözlemledi.

Bu bağlamda, çalışmanın baş yazarlarından ve San Diego Hayvanat Bahçesi’nde araştırmacı olan Timothy Eppley, bilim insanlarının acilen verimli koruyucu stratejiler geliştirmeleri gerektiğini belirtiyor. Aksi takdirde küçük bir habitat parçasında sıkışıp kalan bu canlıların yaşamı gen havuzlarının da daralmasıyla son bulacak.

Değişen iklim, her ne kadar primat evrimini şekillendirmiş olsa da Eppley incelediği 47 canlı türünün yakın zamanda karasal bir yaşam şekline geçebileceğini düşünmüyor. İklim değişiminin ve insan kökenli etkenlerin habitatlar üzerinde yarattığı tahribat çok hızlı olduğundan canlı türlerinin buna gereken hızda adapte olamayacağı düşünülüyor.

Ağaç meyveleri ile beslenen ve küçük gruplar halinde yaşayanlar gibi adaptasyon kapasitesi düşük canlılar habitat kaybına karşı en kırılgan olan gruplar. Nitekim koruma çalışmaları habitatların yok olma hızına erişemiyor. Örneğin, Madagaskar’da pek çok milli park bulunuyor. Fakat Baie de Baly Milli Parkı’nın ve Kuzeybatı’daki Milli Park’ın yaklaşık %40’ı yanmış durumda. Bu nedenle, yeniden ağaçlandırma ve göç koridorları oluşturma gibi stratejilerin yer aldığı uzun vadeli koruma planlarının oluşturulması önemli. Bunun yanında, Eppley halihazırda tehlikede olan habitatların da korunmasının önemli olduğunu belirtiyor. Bazı primatların birkaç yılda bir (hatta doğal üreme yapıları bozulduğunda 10 yılda bir) ürediği göz önünde bulundurulduğunda habitatların yok oluşu yıkıcı olabilir.

Değişiklik ve uyum

Thomas Eppley dahil olmak üzere 117 araştırmacı, hayvanlar üzerindeki ekolojik ve antropojenik baskıyı ölçmek adına ağaçlarda yaşan 47 canlı türü üzerinde 151.000 gözlem saati içeren bir çalışma yürüttü. Araştırmacılar, bu süreçte canlıların yerde geçirdiği zamana bağlı olarak gelişen davranış özelliklerini inceledi. Araştırma sonunda daha az meyve tüketen ve görece daha büyük gruplar halinde yaşayan canlıların sıcaklığın arttığı fakat ağaçlardaki saklanma alanlarının azaldığı yerlerde su ve alternatif gıda bulma amacıyla aşağılara daha çok indiği gözlemlendi. Böylece, aşağıya inebilen canlıların uyum sağlama şanslarının daha yüksek olduğu sonucuna varıldı.

Sapienza Üniversitesi’nde büyük çaplı ekolojik örüntüleri inceleyen Luca Santini, araştırmadan elde edilen bulguların bazı türlerin davranışlarını değiştirerek değişimlere hızla uyum sağlarken bazılarının bunu başaramadığına dair ilginç bir hikâye anlattığını belirtiyor. Bu çalışma her ne kadar küresel dönüşümü kapsamasa da türlerin uyum sağlama esnekliği konusunda daha önce üzerinde pek durulmayan noktaları aydınlatıyor.

Bu çalışmayı nüfus dağılımına odaklanan diğerlerinden ayıran en önemli nokta ise büyük ölçekteki davranış örüntülerine ve bunların iklim uyumu ile ilişkisine odaklanması. Çoğu iklim değişikliği araştırması türlerin değişen ortamlarda aynı davranışları sergilemeye devam edeceği önkoşuluna sahipken, gerçekleştirilen araştırma bu görüşe meydan okuyor.

Sonuç olarak, iklim krizi yalnızca insanların davranış ve göç hareketleri üzerinde etkili değil. Habitatları hızla yok olan pek çok canlı, uyum sağlama kapasiteleri elverdiğince yaşam alanlarını ve tarzlarını değiştirmek durumunda kalıyor. Fakat alternatiflerin hızla azalması uyum sağlayacak canlı türlerini de maalesef birer birer yok ettiği için hızlı bir şekilde koruma planlarının oluşturulması şart.

S360'ta ortak değer yaratmayı odağımıza alarak günümüzün en önemli sürdürülebilirlik problemleri üzerine stratejik öneriler geliştiriyor, böylece kârı amaçla birleştiriyoruz.

Detaylı bilgi için kurumsal web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.s360.com.tr

İlginizi çekebilecek diğer makaleler

5 Dakikalık Okuma
October 11, 2024

Avrupa yeşil hidrojen vizyonunu nasıl daha güçlü bir şekilde hayata geçirebilir?

10 Dakikalık Okuma
September 13, 2024

Bankalar net sıfır için söz verdikleri ölçüde yol kat edemedi

3 Dakikalık Okuma
July 26, 2024

Veriler, geçtiğimiz 12 aylık dönemde sıcaklıkların sanayi öncesi dönem ortalamasının 1,5 derece üzerinde olduğunu gösteriyor