Anasayfa

Kıyılarımıza vuran plastik atıkların sorumluları

İngiltere’de kanalizasyon ve atıklar nedeniyle giderek kötüleşen su yollarından ve kıyılarından, vatandaşlar şirketlerle hükümeti sorumlu tutarken araştırmacılar plajlardaki plastik atıkların ana kaynağını inceledi.

3 Dakikalık Okuma
|
Biyoçeşitlilik ve Ekosistemler
Sürdürülebilirlik Stratejisi
Döngüsel Ekonomi

İngiltere’de kanalizasyon ve atıklar nedeniyle giderek kötüleşen su yollarından ve kıyılarından, vatandaşlar şirketlerle hükümeti sorumlu tutarken araştırmacılar plajlardaki plastik atıkların ana kaynağını inceledi. 

4.000 gönüllü, sahil şeridini en çok kirleten şirketlere dikkat çekmek için son 12 ayda 20.000 km’den fazla alanda ambalaj atığı topladı. Toplanan 30.000 plastik atığının üçte biri 250 farklı şirkete ait etikete sahip. Coca Cola, PepsiCo ve McDonald's ise tüm atıkların %39'undan sorumlu. Öyle ki Coca Cola üst üste üç yıldır en çok ambalaj atığına sahip marka konumunda. 

Gönüllü atık toplama faaliyetlerini yürüten bir kuruluş olan Surfers Against Sewage’ın CEO'su Hugo Tagholm, Birleşik Krallık ve dünyanın geri kalanında plajlardaki kirliğin, şirketlerin plastik atıklarını azaltılması konusundaki söylemlerine rağmen, pazarın büyütmesiyle giderek daha büyük bir sorun haline geldiğini belirtiyor. Bu da şirketlerin plastik ayak izinin artmaya devam ettiği anlamına geliyor. 

Plastik atık konusunda, Coca-Cola'nın art arda üçüncü yıl birinciliği alması, 2017'deki Mavi Gezegen Etkisi (Blue Planet Effect) hareketine rağmen, plastik krizini hala kontrol altına alamadığımızı gösteriyor.

2022’de İngiltere sahillerinde en çok plastik atığa sahip şirketler aşağıdaki şekilde sıralanıyor: 

  1. Coca-Cola
  1. PepsiCo
  1. McDonald's
  1. Anheuser-Busch InBev
  1. Mondelez
  1. Nestle
  1. Tesco
  1. Red Bull GmbH
  1. Suntory
  1. Carlsberg
  1. Heineken
  1. Mars

Surfers Against Sewage, çevre ve okyanus kirliliği konusunda farkındalığı arttırmak için Birleşik Krallığın güney doğusunda yer alan Dover kentindeki ünlü uçuruma (White Cliffs) 100m x 400m'lik bir ambalaj atığı projeksiyonu yerleştirdi.

Aynı zamanda kuruluş, tüketicilerin ürünler için önceden bir depozito ödediği ve kullanılmış ambalajların iade edilmesiyle depozitonun alınabileceği bir iade planı çağrısında bulundu. Hali hazırda Avrupa’da etkin bir şekilde kullanılan atık iade programları bu çağrıya örnek olarak gösteriliyor.

 Tagholm, sahillerdeki toplam plastik atığının  %55’inin depozito planlarıyla çözülebileceğini belirtti. Britanya hükümetini ve politika yapıcıları, plastiği sahillerde çöp olmaya terk etmek yerine ekonomiye dahil eden bir döngüsel ekonomi modeline yönelmeye davet etti. 

Surfers Against Sewage çalışma sonunda, tütün ürünlerinin sahillerdeki kirliliğin %15'inden fazlasını oluşturduğunu bildirdi. İzmaritlerin büyük çoğunluğunun tek kullanımlık plastikten yapıldığı ve içerdiği yüzlerce zehirli kimyasalın kullanım sonrası filtrede birikmesi ile kirliğin toprakta ve sahillerde tehlike yaratabileceği uyarısında bulunuldu. 

Bangor Üniversitesi Doğa Bilimleri kıdemli öğretim görevlisi Dr. Christian Dunn’a göre, bu çalışma, plastik atıklarının çevresel kirliliğe etkisinin artarak devam ettiğini gösteriyor çünkü yine aynı şirketler plajlarımızda ve sokaklarımızda bulunan atıkların büyük kısmından da sorumlu. Dunn, "Uluslararası tütün şirketi SAS ekibinin sunduğu tüm raporlara ve hedeflere rağmen, çevre için atılan küçük adımlar sonuçsuz kalıyor. Sorunu çözmek istiyorsak hükümet, üreticiler ve tüketiciler arasında ortak bir sorumluluk olmalı.” diyerek sorumluları tekrar işaret ediyor. 

Peki bu şirketler ne diyor?

 Coca-Cola kamuoyula şirket politikasını şu şekilde paylaşıyor: “Plastik atıkların azaltılması hedefini paylaşıyor ve The Coca-Cola Company olarak bu sorunun çözülmesindeki rolümüzü kabul ediyoruz. Atıksız dünya hedeflerimizi gerçekleştirmenin itici gücü de bu. Hedeflerimizi gerçekleştirmeye devam ederken, daha fazlası için kendimize meydan okuyoruz. Bugün, tüm ambalajlarımız %100 geri dönüştürülebilir malzemelerden üretiliyor. Asıl amacımız geri dönüşüm döngüsünü canlı tutarak kullanılmış ambalajları tekrar yeni ambalajlara dönüştürülebilmek.”

McDonald's sözcüsü şirket politikalarından bahsederken kullanılan ambalajların çoğunun geri dönüştürülmüş kaynak oluşunun, 2025’e kadar bunun %100 olmasını hedeflediklerinin ve ambalaj atığı için girişimci yollar aradıklarının altını çiziyor. McDonald's’ın aynı zamanda  belirli bölgelerde çöp toplamaya öncülük etmek için bir kampanya yürüttüğünü belirterek müşterilerin de bu yöndeki tutumlarını değiştirecek çağrılar yapıldığını söylüyor. 

Son olarak Birleşik Krallık PepsiCo sözcüsünün yaklaşımı ise şöyle: “Mümkün olan her yerde ambalajların geri dönüşümünü teşvik ediyoruz. Vizyonumuz, stratejik dönüşüm planımız PepsiCo Positive'de ortaya koyduğumuz gibi ambalajların asla atık oluşturmadığı bir dünya inşa etmek… Ayrıca, depozito programlarının geri dönüşüm için kritik öneme sahip olduğuna inanıyoruz.”

Bu araştıma tek kullanımlık plastik atıklardan sorumlu şirketlerin büyük çoğunluğunun atık yönetimi sistemlerinin zayıf olduğunu gösteriyor. Coca Cola, Pepsi ve McDonalds  gibi kıyı şeridindeki atıkların  büyük çoğunluğundan sorumlu şirketler, gelecek için hedefler koysalar da plastik tedariği ve atık geri dönüşüm konusuda yetersiz faaliyetleri sebebiyle doğayı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Rakamlar gösteriyor ki, şirketler politikalarında etkili ve samimi adımlar atmadığı sürece her yıl okyanuslara atılan plastik atıklar hem vahşi yaşamı hem de okyanusların karbon yakalama yetisini zedelemeye devam edecek.   

  

S360'ta ortak değer yaratmayı odağımıza alarak günümüzün en önemli sürdürülebilirlik problemleri üzerine stratejik öneriler geliştiriyor, böylece kârı amaçla birleştiriyoruz.

Detaylı bilgi için kurumsal web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.s360.com.tr

İlginizi çekebilecek diğer makaleler

5 Dakikalık Okuma
October 11, 2024

Avrupa yeşil hidrojen vizyonunu nasıl daha güçlü bir şekilde hayata geçirebilir?

10 Dakikalık Okuma
September 13, 2024

Bankalar net sıfır için söz verdikleri ölçüde yol kat edemedi

3 Dakikalık Okuma
July 26, 2024

Veriler, geçtiğimiz 12 aylık dönemde sıcaklıkların sanayi öncesi dönem ortalamasının 1,5 derece üzerinde olduğunu gösteriyor