Sürdürülebilirlikle veri bilimini buluşturan MAP360, sertifikalı B Corp’lar arasında yerini aldı!

B Corp sertifikalı şirketler kâr ve amaç arasında bir denge kurarak, ekosistemdeki tüm paydaşlar için fayda yaratmaya yönelik iş birlikleri kurmayı ve daha iyi bir geleceğe öncülük etmeyi hedefliyor. Her yıl mart ayında kutlanan B Corp ayında, değer odaklı dönüşüm için sürdürülebilirliği veri bilimiyle buluşturan MAP360 da B Etki Değerlendirmesi (B Impact Assessment – BIA) sürecini 103,2 puanla tamamlayarak, B Corp topluluğuna katılmaya hak kazandı. B Corp olmayı sürdürülebilirlik yönetiminde yarattıkları olumlu etkiyi küresel boyuta taşımalarını hızlandıracak bir ivme olarak nitelendiren MAP360 ile B Corp olma yolculuğuyla ilgili deneyimlerine ve izlenimlerine dair konuştuk. İyi Okumalar!

‍

MAP360’tan ve kuruluş hikayenizden kısaca bahsedebilir misiniz? MAP360'ın amacı nedir?

MAP360, on yıllık sürdürülebilirlik danışmanlığı deneyimimizin sonucunda içinde bulunduğumuz sürekli gelişen sürdürülebilirlik ekosisteminin ihtiyaçlarından doğan bir platform. Zaman içinde fark ettik ki, sürdürülebilirlik yönetimi giderek daha fazla veri ve doğrulatma odaklı olmayı gerektiriyor. Ayrıca, şirketlerin sürdürülebilirlik çabalarını sadece kendi sınırları içinde değil, daha geniş bir perspektifle yönetmeleri gerekiyor. Bu ihtiyaçları gözeterek, uzun yıllar boyunca edindiğimiz sürdürülebilirliğe dair bilgi birikimimizi dijital çözümlere dönüştürme kararı aldık. MAP360, bu amacımız doğrultusunda şirketlere sürdürülebilirlik yönetimlerini daha şeffaf ve günümüzün modern veri bilimi teknolojileriyle uyumlu hale getirmelerine yardımcı olmak için tasarlandı.  

MAP360’ta her kurumun kendi ihtiyaçları, sürdürülebilirlik olgunluğu ve sektörü gibi değişkenlere uygun olarak özelleştirilebilen dijital çözümler sunuyoruz. Bu çözümler arasında karbon emisyonu hesaplamaları, hedef takibi, tedarik zinciri performansının ölçülmesi gibi birçok farklı alan bulunuyor. MAP360 aynı zamanda Global Reporting Initiative (GRI) tarafından sertifikalı bir yazılım partneri ve Türkiye'den de bu sertifikayı alan ilk ve tek yazılım çözümü.

‍

MAP360 Türkiye’deki on B Corp’tan biri oldu. B Corp olmak sizin için ne anlama geliyor?  

MAP360'ın B Corp olması, şirketin temel amacının topluma ve çevreye fayda sağlamak olduğunu net bir şekilde ifade etmesi anlamına geliyor. MAP360’ı kurduğumuz ilk günden beri varoluşunun fayda yaratma odaklı olduğunun farkındaydık. B Corp topluluğu ve B Lab’in savunduğu değerler hakkında da bilgimiz vardı. Bu yüzden şirketimiz gerekli olgunluğa ulaştığı zaman B Corp olma sürecimizi başlattık. Bizi geliştiren ve bizim için oldukça öğretici olan bu sürecin sonunda gezegene ve topluma fayda sağlayan sertifikalı B Corp şirketlerinden biri olmaya hak kazanmak bizi gururlandırıyor. MAP360 olarak sunduğumuz hizmetlerle sürdürülebilirlik diyaloğunu yeşil badanadan uzaklaştırıp şeffaflık ve izlenebilirlik ilkeleriyle iş dünyasında hesap verebilirliği arttırmak bizim ana değerlerimiz arasında yer alıyor. Bu nedenle B Corp sertifikasının da yaratmaya çalıştığımız olumlu etkiyi genişletmemize bir olanak sağladığına inanıyoruz.  

‍

MAP360, veri bilimi teknolojileri ile şirketlerin sürdürülebilirliğe yönelik veriye dayalı kararlar almasını sağlıyor.  Şirketlerin sürdürülebilirlik performanslarını ölçme ve değerlendirme yaklaşımlarını göz önünde bulundurduğunuzda, hangi alanların gelişime açık olduğunu düşünüyorsunuz?

Hem Türkiye’de hem de yurt dışında Excel, Word ve e-posta gibi dağınık ve geleneksel veri toplama yöntemlerinin yerini giderek yapay zekâ, makine öğrenimi ve veri görselleştirme gibi teknolojilerin entegre edildiği daha düzenli veri toplama süreçleri alıyor. Kurumların dijitalleşmeyle ve SaaS platformlarına entegrasyonla ilgili karşılaştıkları zorlukları geçmişte daha net görebiliyorduk. Ancak son iki yılda görüyoruz ki kurumlar güvenilir veriyi organizasyonun tamamından toplamak ve bunu anlamlandırma kabiliyetlerini artırmak için dijitalleşme süreçlerini hızlandırarak daha çevik çözümlerden faydalanıyorlar. Bunun sebebi şirketlerin bir sistemleri olmadığında veriyi toplayamadıklarını ya da topladıkları veriye güvenemediklerini fark etmeleri. Güvenmedikleri verilerle yapılacak rakip değerlendirmeleri, stratejiler, boşluk analizleri, sürdürülebilirlik raporlamaları, yatırımcı sunumları veya ihracatta kullanacakları belgelendirmeler eksik kalıyor veya yaptırım riskleriyle karşı karşıya kalıyor. Özellikle son dönemde artan düzenlemelere uyum sağlama noktasında da süreçleri bir veri disipliniyle yönetmenin oldukça faydası var. Bu nedenle şirketler, veri tutarsızlıklarını tespit eden ve hataları minimize eden çözümlere ihtiyaç duyuyorlar.  

Ayrıca, kurumsal hafıza da uzun vadeli sürdürülebilirlik hedeflerinde kritik öneme sahip. Kurumsal hafızanın sürdürülmesinde çalışana dayalı sistemler yazılıma dayalı sistemlere kıyasla çok daha hassas ve kırılgan. Bu nedenle yazılıma dayalı çözümler şirketlerin kurumsal hafızayı koruyabilmelerinde ve gelecekte doğru ve güvenli veriye dayalı kararlar alabilmelerinde önemli bir rol oynuyor.

‍

B Corp topluluğu etki odaklı bakış açılarıyla ve iş modelleriyle farklılaşan şirketlerden oluşuyor. Müşteri alanında etki odaklı iş modeline sahip olması MAP360’ı nasıl farklılaştırıyor?

Müşteri alanında etki odaklı iş modeline sahip olmak MAP360’ın kurucu prensiplerinin bir yansıması. MAP360 kurulurken hem danışmanlar olarak hem de müşteriler olarak yaşadığımız problemleri çözmek için harekete geçtik. Müşterilerden aldığımız geri bildirimlerle ’süreçlerimizi tasarladık. Bugün de MAP360’ta yer alan fonksiyonların çok büyük bir kısmı, doğrudan müşteri geri bildirimlerine dayanıyor. MAP360’ın bu konuda benimsediği ve bütün çalışanların da farkında olarak üzerinde çalıştığı bir prensip var, müşteri başarısı yaklaşımımız. Süreç boyunca MAP360’ın sunacağı faydanın maksimize edilmesini sağlamak adına, tüm müşterilerimizle düzenli aralıklarla görüşmeler gerçekleştiriyor ve onlardan geri bildirim alıyoruz. Sahip olduğumuz bu yüksek çeviklik sayesinde özelleştirilecek ihtiyaçlara çok hızlı yanıt vererek her kurumun kendi sürdürülebilirlik olgunluğuna uygun şekilde bir MAP360 deneyimi yaşamasını sağlayabiliyoruz.

Bunun yanında, MAP360 müşterilerine faaliyetlerinin sürdürülebilirlikleriyle ilgili içgörüler kazandırıyor ve bu süreçlerin yönetiminin gelişimine ve sürdürülebilirlik performanslarına olumlu katkı sağlıyor. Bu nedenlerle müşteri alanında etki odaklı iş modeline sahip olarak B Etki Değerlendirmesi’nde puanımızın yüksek olmasının, MAP360’ın hem doğrudan hem de dolaylı olarak geniş bir ekosistemin gelişimine sunduğu katkıdan kaynaklandığına inanıyoruz.

‍

MAP360’ın gelecek vizyonuna ve uzun vadeli hedeflerine B Corp sertifikasının nasıl bir katkısı olacağını düşünüyorsunuz?

MAP360 kurulduğu dönemden itibaren hızlı bir şekilde büyüyerek yurt dışından da Türkiye'den de önemli bir müşteri portföyüne erişti. Türkiye'den doğan bir girişim olarak MAP360’ın tüm dünyaya açılması ve küreselde de tanınır olması bizim bir hedefimiz. Bu yolculuğumuzda kendimizi tanıtırken, B Corp sertifikalı bir şirket olmanın değerlerimiz ve çalışanlarımıza, müşterilerimize, çevreye ve yaşadığımız topluma nasıl yaklaştığımıza dair önemli bir gösterge olacağına inanıyoruz.

B Corp topluluğuna katılmak aynı zamanda etki odaklı diğer şirketlerle de bir araya gelmek için önemli bir fırsat sunuyor. B Corp olduğumuz an itibariyle ekosistemdeki diğer kuruluşlarla uluslararası iş birlikleri ve karşılıklı paylaşımlar için iletişime geçmeye başladık.  

Bunun yanında sertifikasyon sürecinden de çeşitli kazanımlarımız oldu. B Etki Değerlendirmesi altındaki konu başlıklarıyla ilgili kendi faaliyetlerimiz hakkında da daha fazla veri toplayabileceğimizi fark ettik. Bu konuda derinlemesine analizler yapmak için etkimizi sayısallaştırarak ölçmeyi ajandamıza ekledik. B Etki Değerlendirmesi sayesinde gelecek dönem değerlendirmelerine kadar bizim de kendimizi iyileştirebileceğimiz noktaları ve şirket büyüdükçe geliştirmemiz gereken alanları tespit etmiş olduk.