Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’nı 6 Ekim 2021 tarihinde kabul etmesiyle “2053’te net sıfır hedefi” çerçevesinde iklim politikalarının tasarım süreçlerinin nasıl oluşturulması gerektiğine dair çeşitli araştırma ve tartışma alanları açıldı.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) tarafından hazırlanan “Türkiye’nin Karbonsuzlaşma Yol Haritası: Sektörel Fayda-Maliyet Analizi” raporu, aynı kuruluş tarafından Ekim 2021’de yayınlanan “Türkiye’nin Karbonsuzlaşma Yol Haritası: 2050’de Net Sıfır” araştırmasındaki Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylaması ve 2050’de Net Sıfır hedefini kabul etmesi halinde geçirmesi gereken ekonomik dönüşümün yol haritasından yola çıkıyor. Sektörel Fayda Maliyet Analizi raporu, Net Sıfır Senaryosunun 2020-2030 döneminde gerçekleşmesi ihtimalinde ortaya çıkacak maliyet ve faydaları önceki çalışmada ortaya konan Baz Senaryo ve Net Sıfır Senaryolarının varsayımlarına dayanarak analiz ediyor.
360 olarak raporun içeriğini, araştırma yöntemlerini ve sonuçlarını sizin için derledik.
Araştırma çerçevesi
Araştırma kapsamında “Elektrik Üretimi, Elektrik Şebekesi, Ulaşım, Binalar, Sanayi ve Diğer Üretici Sektörler” için “fayda-maliyet analizleri” yürütüldü.
Araştırma, her bir sektör için sırasıyla “Elektrik Üretimi Kapasite Genişleme Modeli”, "Elektrik Piyasası ve Şebeke Modeli”, “Ulaşım”, “Binalar”, “Enerji Verimliliği” Modellerini ve “Makroekonomik” Modeli kullanıyor.
Modellerin analizleri sonucunda “Net Sıfır Senaryoda Baz Senaryoya göre kazançlar (2022-2050)”, “Net Sıfır Senaryoya göre ilave yatırım maliyetleri (2022-2030)” ve “CO2 emisyon maliyeti (dolar/tCO2)” sonuçları elde ediliyor.
Araştırma sonuçları
Her bir sektörün Net Sıfır Senaryosuna uyumu için geçirmesi öngörülen değişimler şu şekilde özetleniyor:
Elektrik üretimi
Net Sıfır Senaryosuna göre özellikle güneş ve rüzgar santrallerinin elektrik üretiminde artan bir hız ile sisteme dahil olacağı öngörülüyor. Kömür ve linyit gibi enerji kaynaklarının paylarının azalmasıyla güneş ve rüzgar enerjisinin en çok payı aldığı yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki payının Baz Senaryodaki %45 düzeyine kıyasla %69’a çıkacağı öngörülüyor.
Bu doğrultuda, kesikli teknolojilerin payının artmasıyla enerji depolama kapasitesinin (2030 için 5,67 GW) ve maliyetinin artacağı öngörülüyor.
Net Sıfır Senaryosuna göre “elektrik üretimi ve depolama kapasitesi” için Baz Senaryoya kıyasla 2020-2030 dönemi içerisinde 35 milyar dolarlık bir yatırımın gerekeceği tahmin ediliyor. Öte yandan, kömür ve linyit santrallerinin kapanması ile elde edilecek “yakıt ve işletme tasarrufunun” bir kısmının doğal gaz santrallerinin artması ile ortaya çıkacak yakıt ve işletme maliyetleri ile dengeleneceği belirtiliyor.
“2020-2030 döneminde işletme ve bakım maliyetlerinden 1 milyar dolar, yakıttan ise 6,4 milyar dolar tasarruf edileceği” belirtiliyor. Bunun yanında, Net Sıfır Senaryosu çerçevesinde gerçekleşen dönüşümlerin CO2 salımlarını %31 oranında azaltacağı öngörülüyor.
Elektrik şebekesi
Net Sıfır Senaryosunun 2020-2030 dönemi Baz Senaryoya kıyasla şebeke işletme ek maliyetinin 180 milyon dolara, şebeke yatırım maliyetlerinin de 1,32 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu bağlamda enterkoneksiyonların (interconnection), bir diğer deyişle Türkiye’deki şebekelerin başka şebekeler ile olan bağlantıları önem kazanacak.
Araştırmaya göre Net Sıfır Senaryosunda uluslararası toplam enterkoneksiyon hat kapasitesinin 2030 yılında 3,35GW düzeyine” ulaşması bekleniyor.
Ulaşım
Net Sıfır Senaryosunda ulaşım altyapısının elektrik sistemine geçeceği belirtiliyor. Bu kapsamda, elektrik kullanımı ve altyapısı oluşturma ile ilgili maliyetlerin artacağı öngörülüyor.
Elektrifikasyon altyapısı yatırımı için gereken ek maliyetin Baz Senaryoya göre 12,5 milyar dolar civarında olacağı tahmin ediliyor. Fakat, fosil yakıt kaynaklarının geride bırakılması ile 10,3 milyar dolarlık bir tasarrufun sağlanacağı öngörülüyor. Aynı zamanda, Baz Senaryoya kıyasla 171,7 milyon ton CO2 salımı azaltımının gerçekleşeceği belirtiliyor.
Binalar
Net Sıfır Senaryosu kapsamında gerekli dönüşüm için gerekli maliyetler arasında binaların enerji dönüşümü (fosil yakıtların geride kalması, ısı pompalarına ve doğal gaza geçiş), elektrik kullanımı (elektrikli alet kullanımı), kentsel dönüşüm ve enerji performansına etki eden faktörler yer alıyor. Ayrıca “nihai kullanıcılara gelen harcamalar ve tarifeler” değerlendiriliyor.
Sonuç olarak, “temel dönüşüm maliyeti” 99,4 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Öte yandan, elektrik altyapısına geçiş ve enerji verimliliği kazancından elde edilecek tasarrufun baz alınan 2020-2030 dönemi için 40,9 milyar dolar olacağı öngörülüyor. Baz Senaryoya göre CO2 emisyonu azaltımının 248,2 milyon ton olacağı tahmin ediliyor.
Sanayi ve diğer üretici sektörler
Sanayi ve diğer üretici sektörlerin dönüşümü için enerji verimliliği, elektrifikasyon ve yenilenebilir enerji yatırım ve kullanım maliyetleri temel maliyet kategorileri olarak belirleniyor. Bu çerçevede, 2020-2030 dönemi için enerji verimliliği yatırımlarının maliyeti 16,3 milyar dolar, doğrudan yenilenebilir enerji kullanımından kaynaklanacak yatırımın maliyeti ise 2 milyar dolar olarak hesap ediliyor.
Öte yandan, verimlilik uygulamaları sebebiyle yakıt maliyetlerinden ortaya çıkacak kazancın yaklaşık 11,4 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.
Net Sıfır Senaryosunda enerji talebinden kaynaklanan kümülatif CO2 salımlarında Baz Senaryoya kıyasla %34,6 oranında bir düşüş öngörülürken süreç (proses) salımlarında 74,8 milyon ton CO2 salımı azaltımı öngörülüyor.
Sağlık maliyetlerinden kazanç
2020-2030 dönemi için elektrik sektöründe ve ulaşımda fosil yakıt kullanımının azaltılmasından kaynaklanan sağlık maliyetlerindeki azalmanın Baz Senaryoya kıyasla Net Sıfır Senaryosunda sırasıyla 15,9 ve 26,2 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.
Karbonun sosyal maliyeti
Araştırma kapsamında yürütülen makroekonomik modelin 2020-2030 dönemi simülasyonu sonucu karbon fiyatının yani sosyal maliyetinin Net Sıfır Senaryosunda ortalama 169,5 dolar/ton CO2 olacağı tahmin ediliyor.
Sonuç olarak, sürdürülebilir bir topluma geçiş sürecini yalnızca dönüşümün gerektirdiği maliyetleri göz önünde bulundurarak değerlendirmemek gerekiyor. Araştırma çerçevesinde öngörülen maliyetler, yakıt tasarrufu ve karbon salımlarının önemli ölçüde azaltılması ile elde edilecek sosyal, ekonomik ve çevresel kazançların uzun vadede esenlik ve refah üzerindeki etkileri dikkate alınarak değerlendirilmeli.
Detaylı bilgi için kurumsal web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.s360.com.tr